Kako koristiti "telefonskog razgovora" u rečenici:
Je li Walt našao snimku telefonskog razgovora?
Walt, telefon konuşmasının kaydını buldu mu?
Nije li general Shubin rekao da je Mata Hari...... unjegovojsobizavrijeme telefonskog razgovora?
General Shubin, telefon ettiği esnada...Mata Hari'nin yanında olduğunu söylemedi mi?
Za vrijeme telefonskog razgovora imao je tri prstena:
Telefon konuşması sırasında elinde üç yüzük vardı.
Hoćete li uneti u evidenciju snimak telefonskog razgovora, molim Vas?
Avukat Shen Yuelin, lütfen telefon kayıtlarını verin.
Znaš, tokom ovog stvarno kratkog telefonskog razgovora shvatila sam da si u pravu.
Kısa telefon görüşmesi sırasında ne kadar haklı olduğunu anladım.
Sjećaš li se telefonskog razgovora na svadbi Michaela Pistonea
Michael Pistone'nin yerindeki yaptığımız telefon konuşmamızı hatırlıyor musun?
Što se dogodilo između telefonskog razgovora kad si mi rekla "ne" i prije 8 sati?
Hayır dediğin telefon görüşmesi ve sekiz saat öncesi arasında ne oldu?
Sećate li se ičega iz telefonskog razgovora sa njim?
Yaptığınız telefon görüşmesi hakkında bir şey hatırlıyor musunuz?
I nakon dugog razgovora punog suza, s tvoje strane, telefonskog razgovora... jednostavno se pozdravimo.
Sonra, uzun, gözyaşları içinde -yani senin açından- bir telefon konuşmasından sonra ayrılırız. - Teşekkür ederim.
Ryuuuzaki... izgleda da je Ukita-san iz NPA... usred interesantnog telefonskog razgovora sa nekim doušnikom.
Ryuzaki. Polis ofisinden Bay Ukita elinde çok ilginç bilgiler olan biriyle konuştuğunu söylüyor.
Da li se sjećate našeg telefonskog razgovora?
Genç bayan, sana telefonda ne dedim?
Pretpostavljam da jeste, posebno poslije našeg zadnjeg telefonskog razgovora.
Özellikle son konuşmamızdan sonra öyle olduğunu varsayıyorum.
Koji je telefonski odašiljač primio signal sa zadnjeg telefonskog razgovora?
Son aramada sinyal hangi verici istasyonundan geldi.
NSA analitičar simpatizer našeg pokreta domogao se telefonskog razgovora između predsjednice i Steadmana 2 tjedna nakon što si ga navodno ubio.
Davamıza inanan bir NSA analizcisi, senin öldürdüğünü söyledikleri-- Terrence Steadman'ın başkanla cinayetten 2 hafta sonra-- yaptığı bir telefon görüşmesini kaydetmiş.
Znaš li koliko sam djece imao ovdje tokom godina koja su čula samo jednu stranu telefonskog razgovora dok je sa druge strane samo slobodan zvuk.
Buraya yıllar içinde telefon konuşmasının tek bir tarafını dinleyen çocukların geldiğini biliyor musun? Konuşmanın tek tarafını duyduklarını ve diğer tarafın çevirme sesinin olduğu? Ne kadar biliyor musun?
Možete li mi reći sadržaj tog telefonskog razgovora?
Görüşmenizin içeriğinin ne olduğunu anlatabilir misiniz?
Ona provodi cijeli dan s 13-godišnjacima i od jednog telefonskog razgovora tako poludi?
Bütün gününü 13 yaşındaki çocuklarla geçiriyor ama bir bluetooth kulaklığı mı çıldırtıyor?
Prije desetak minuta nakon telefonskog razgovora.
10 dakika önce bir arama daha gelince ayrıldı.
Prepiska od riječi do riječi telefonskog razgovora između Istočno-Njemačke policije i Nettie Moller.
Doğu Alman Gizli Polisi ile Nettie Moller arasındaki telefon görüşmesinin kelimesi kelimesine çözümü.
Bio sam u sred jako bitnog telefonskog razgovora.
Son derece önemli bir telefon görüşmesinin tam ortasındaydım.
Znaš li da sam mislila o tebi bez prestanka od onog telefonskog razgovora prije neki dan.
Geçen gün telefonda konuştuğumuzdan beri seni düşünüyorum.
U martu sam dobio transkript telefonskog razgovora između visokog vladinog uglednika i ključnog operativca iz tajne službe.
Mart'ta, yüksek rütbeli bir hükûmet görevlisi ile Gizli Servis'in kilit bir ajanı arasında geçen bir telefon görüşmesinin dökümünü aldım.
Ako jedna meta dojavi drugoj, izgubit ćemo osumnjičenike, dokaze, ugroziti život policajcima sve zbog telefonskog razgovora od 20 sekundi.
Ve de gizlilik esasına uymaya çalışın. Eğer hedeflerden biri, diğerini uyaracak olursa kanıtları, zanlıları kaybedebilir memurlarımızı şehit verebiliriz. Her şey basit bir telefon çağrısına bakar.
Da li bi mogao pustiti mi ponovno zadnji dio telefonskog razgovora sa Kendrickom?
Kendrick ile yaptığımız telefon konuşmasını tekrar dinletebilir misin?
Sjećaš li se nedavnoga telefonskog razgovora?
Birkaç ay evvel yaptığımız telefon konuşmasını hatırlıyor musun?
Potkrala se, izgleda, greška tjekom mog telefonskog razgovora sa Princom Lichnowsky jučer.
Dün Prens Lichnowsky ile telefon görüşmem sırasında bir hata yapılmış olmalı.
Napier rekao na kraju tog telefonskog razgovora?
Bay Napier bu görüşmenin sonunda ne dedi?
Ovo je prijepis telefonskog razgovora između našeg i tvog klijenta.
Bu bizim ve sizin müvekkiliniz arasında geçen telefon konuşmasının kaydı.
Da, oni će imati kopiju Svakog telefonskog razgovora ovi znanstvenici su imali.
Evet, bu bilim insanlarının yaptığı tüm telefon konuşmalarının kopyasına sahip olabilirler.
4.8418700695038s
Preuzmite aplikaciju Igre Riječi besplatno!
Povežite slova, otkrijte riječi i izazovite svoj um na svakoj novoj razini. Spremni za avanturu?